İtiraf ediyorum koyu bir Güney Kore dizleri seyrederiyim. Şu ana
kadar pek çok diziyi seyrettim pek çoğu bilgisayarımın derin belleğinde gizli
arada sevdiğim bölüm veya sahneleri tekrar seyrediyorum. Güney Kore dizileri
pek çok kategoriden oluşuyor. Benim tercihim genellikle romantik komedi
olanlar. Onların o çekingen aşklarını seyretmek beni mutlu hissettiriyor. Bence
gelenek ve göreneklerine bağlı, çalışkan bir toplum… Hiç dikkat ettiniz mi
zengin ya da fakir evlere girerken ayakkabılarını çıkarıp bence çok komik
görünen terliklerini giyiyorlar. Aslında bu sadece onların değil, Japon
dizilerinde de yer verilen bir durum. Benim sevdiğim bir de büyüklerinin
karşında oturuş şekilleri. Ben denedim uzun süre oturunca bacaklarda acayip bir
uyuşma oluyorJ
Bu yazıyı yazmaktaki amacım benim en sevdiğim dizileri sizlere
tanıtmak. Belki arkadaşlarım arasından henüz bu güzel dizilerle tanışmamış o
lezzetten almamış olanlar olabilir. İşte başlıyorum.
Düşlerimin
Prensi ( Princess Hours) Goong
Elbette teşekkürler TRT. Neden mi bu dizi ile TRT tanıştırdı beni.
Ondan sonra hayranı oldum Güney Kore dizilerinin. Dizide Güney Kore hala
krallıkla yönetiliyor. (Oysa Güney Kore başkanlık sistemi ile yönetilen bir
cumhuriyettir bilmeyenler için) Dizi Kral'ın hastalandığı haberiyle başlıyor.
Kralımız hasta olabilir ama elbette ki her kral gibi kralımızın yakışıklı bir veliaht
prensi var. Adı Shin. Ancak Shin 'e krallığın geleceği için bir eş bulmak
gereklidir. Shin, balerinlikle uğraşan Hyorin'e evlenme teklif eder ama Hyorin
balerin olmayı daha çok istediğini söyleyerek onu reddeder. Daha önce verilmiş
bir söz olduğu için Shin de Chae-kyong adında bir kızla evlenmek zorunda kalır.
Chae-kyong'un saray yaşamına alışma
süreci, diğer kral adayı Yul'un da İngiltere'den gelmesiyle olaylar içinden
çıkılmaz bir hal alır. Seyretmesi çok eğlenceliydi. Yoon Eun
Hye (Chae-kyong’u canlandıran oyuncu) bu diziyle hayatıma girdi. Onun oyunculuk
gelişimini de pek çok diziyle birlikte şahit oldum.
Coffee Prince
Şansa bakın Yoon Eun Hye, Go
Eun Chan olarak bu dizide de karşımıza çıkıyor. Aslında aklımdaki sevdiğim
dizilere bakarsam bir sonraki dizide de onunla karşılaşacağızJ Go Eun Chan
erkek gibi bir kız. Hatta onu erkek sanıyorlar Zaten hikaye bunun üzerine
diyebiliriz. Maddi durumları iyi olmadığı için annesi ve kız kardeşi ile
yaşayıp yapmadığı ağır iş kalmayan bir kızcağız. Zengin, hayatı boyunca zorluk
çekmemiş delikanlımız Choi Han Kyul( Gong Yoo)ile de tesadüfen yolları kesişir.
Go Eun Chan, Choi Han Kyul için çalışmaya başlar ve hayatları ikisini de
bambaşka birilerine dönüştürür. Çok sıcak, sevimli ve güzel bir diziydi. Kötü
karakter olmayan ender dizilerden biridir bu aradaJ
Lie to me
Kültür Bakanlığı'nın beşinci
seviye memuru olan Gong Ah Jung( bizim Yoon Eun Hye), varlıklı bir aileden
gelen seçkin bir otelin sahibi Hyun Ki Moon ile evli olduğu yalanını söyleyerek
dizi başlıyor. Aslında amacı üniversite yıllarında bu ders çalışırken
hoşlandığı çocuğu elinden alan ve o çocukla şu an evli olan üniversite
arkadaşını kıskandırmaktır. Ancak durum gittikçe karmaşıklaşan bir yalanlar
ağına dönüşür. İlişkileri Ki Moon'nun eski nişanlısı ve abisinin yakın bir
arkadaşı Oh Yoon Joo hayatına girdiği zaman daha da karışık bir hale
gelir. Off sonlara doğru süper
oluyor. Hyun ki Moon aşkına sahip çıktığı zaman çok hoş bölümler olmuşJ
Lovers
Ops! Araya bir romantik dram kaçtı. Çünkü seyrederken çok beğendim ve
güldüğüm zamanlar da çok oldu. Sonlara doğru eski Türk filmi tadındaydı ancak
baş roldeki erkek karakter gangster olunca ağlamamak olmaz öyle
değimli…Dizimizde bir Kang Jaemiz,
zengin bir işadamı ve gangster,bir de Mi Joomuz, bir plastik cerrahımız var.
İkilimiz Mi Joo'nun kız kardeşinin adi kocasını gangsterimiz Kang Jae sanması
ile tanışıyorlar. Kang Jae, Mi Joo'nun hamile olan komşusu Yoo Jin'in de aynı
zamanda sevgilisi. Bir de Sae Yeon diye bir karakterimiz var. Sae Yeon’un
babası köklü bir gangster ve Kang Jae’nin patronu. Sae Yeon ve Kang Jae
birbirlerine diş biliyen çocukluktan beri birbirlerini tanıyan iki adam. Sae
Yeon doktorumuz Mi Joo ile tanışmış ve alıngan davranışları dolayısıyla ondan
hoşlanmaya başlamıştır. İlk başlarda Mi Joo da ondan hoşlanır. Zamanla bu
dörtlü arasındaki ilişki giderek boyut değiştirecek.
The City Hall
Kim Sun Ah’a bayılıyorum. Bu
dizide de beni kopardı. Çok tatlı, çok sevimliydi. Aslında adından da
anlaşılacağı gibi dizi politik romantik tarzda bir dizi. Olayla belediye
başkanlığı, bürokratlar arasında geçiyor. Kim Sun Ah, Shin Mi Rae rolünde
beledeiye başkanı için çalışan tabiri caiz ise salak sekreter… İyi niyetli ama…
Cha Seung Won, Jo Gook rolünde (asıl adam) fazlasıyla zeki, bir parti
başkanının gayri meşru oğlu, bir hükümet memuru… Kariyerinde ki hızlı yükseliş
onu tatmin etmemekte gözünü belediye başkanlığına, milletvekilliğine ve hatta
daha yükseklere dikmiş… Jo Gook öyle yada böyle Shin Mi Rae’yi belediye
başkanlığına getirmeye çalışıyor (sebepleri dizide göreceğiz)Aralarında da
güzel bir aşk doğuyor. Daha fazla anlatırsam spoiler olacakJ
When it’s at night
Kim Sun Ah! Kim Sun Ah! Yine yeniden yazımdaJ Kim Sun Ah’ı Dong-geon
Lee ile birlikte görüyoruz. Kim Bum Sang (yani Geon Lee Dong) çapkın,
üniversitede sanat eğitmeni, tv programı yapan ancak o da hırslı bir karakter. Heo
Cho Hwi (Kim Sun) ise tarihi eser kaçakçılarını yakalamakta uzman. Japonya’da bir
tarihi eserin peşindeyken ikili birbiriyle tanışır ve maceraları başlar. Aynı
yerde zorunlu olarak çalışmaya ve yine zorunlu olarak çıkıyorlar imajı vermeye
başlarlar ve elbette ki zamanla aralarındaki geçimsiz ilişki aşka dönüşürJ
A gentleman’s dignity
Bu dizi de hemen hemen her şey var aslında.40 yaş üstü 4 erkek arkadaşın
hayatlarına dair her şey… bu adamlar lise çağlarından beri arkadaşlar ve hayat
onları farklı yerlere de sürüklese arkadaşlıkları devam etmiş. Ben izlerken çok
keyif aldım. Çeşitli anlaşmazlıklar, tesadüfler ve aşklar var.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder